PAZARSPOR KAMUOYU DUYURUSU
Adaletin Sesi Nerede?

30 Nisan 2025 tarihinde Ordu’da oynanan 52 Orduspor – Pazarspor Play-Off müsabakası, ne yazık ki Türk futbol tarihine kara bir leke olarak geçmiştir.
Bu karşılaşma, bir spor müsabakasından çok; sistematik bir linç ve sindirme girişimi olarak hafızalara kazınmıştır.
Maç öncesi, 52 Orduspor yönetimi tarafından yapılan tehditkâr ve intikam içerikli söylemler, ne yazık ki maç günü fiili saldırılara dönüşmüştür. Stadyuma giriş anından itibaren futbolcularımız, teknik ekibimiz ve idari kadromuz sözlü ve fiziksel saldırılara maruz kalmış; soyunma odası koridorlarında 52 Orduspor’un teknik kadrosu, personeli ve bazı yöneticileri tarafından toplu darp girişimleri yaşanmıştır.
Bu organize saldırının tek bir amacı vardı:
Genç sporcularımızı sindirmek, yıldırmak ve psikolojik olarak çökertmek.
Sahadaki olaylar da bu çabanın bir uzantısıdır. Rakip takım kaptanı Emre Gemici, teknik direktör Cahit Erçevik ve yardımcı antrenör “Cumhur” isimli kişi, maç boyunca yedek kulübemizin önüne gelerek tekrar tekrar ağır küfürler etmiş, sahaya pet şişeler atılmış, zaman zaman fiziksel müdahaleler yaşanmıştır.
Hakemler ve saha görevlileri bu saldırılara göz yummuş, yaşananlar görmezden gelinmiştir.
Protokol tribününde dahi küfür edilmiştir.
Kulüp Başkanımız ve Başkan Yardımcımız, protokol tribününde açıkça hakarete uğramıştır. Bu çirkin davranışlara tanıklık eden Ordu Valisi ve 52 Orduspor Kulüp Başkanı Şükrü Bodur’un, olayları küçümseyerek, “Olur böyle şeyler maçlarda” şeklindeki ifadeleriyle geçiştirmeye çalışması ise, yaşanan şiddet ve hukuksuzluğu meşrulaştırma çabası olarak kabul edilmiştir.
Uzatma dakikalarında yaşananlar ise skandal boyutuna ulaşmıştır.
52 Orduspor Kulüp Başkanı Şükrü Bodur ve bazı yöneticiler, yaklaşık bir saat boyunca yedek kulübede kalmış, saha içine müdahalede bulunmuş, ancak hiçbir yaptırımla karşılaşmamıştır. Hakem ve temsilcilerin bu duruma seyirci kalması, Türk futbolu adına ciddi bir zafiyet ve çifte standart örneğidir.
Aynı maçta teknik direktörümüze ceza verebilen hakem yönetiminin, rakip yöneticiler karşısındaki suskunluğu, adaletin terazisinin bozulduğunu açıkça göstermektedir.
Saldırgan kulübe yalnızca 8.100 TL para cezası ve bir uyarı verilmesi, yaşananların ciddiyetiyle bağdaşmamaktadır. Bu karar, “adalet” kavramının neye göre işletildiğini sorgulatmaktadır.
Bu yaşananlar yalnızca bir maç meselesi değil;
hukukun, spor etiğinin ve insan onurunun testidir.
Ve bu testte sınıfta kalınmıştır.
Ayrıca maç günü tribünde bulunan ve aynı zamanda TFF Yönetim Kurulu Üyesi olan onursal başkanımız Sayın Hüseyin Yangın hakkında yapılan mesnetsiz ve maksatlı ithamları en güçlü şekilde kınıyoruz. Bu çirkin iftiralara karşı gerekli tüm soruşturmaların açılmasını ve Sayın Yangın’ın ifadesine başvurulmasını talep ediyoruz.
“Çamur at, izi kalsın” anlayışına asla geçit verilmeyecektir.
Bu süreçte görevini özveriyle yerine getiren emniyet güçlerine içten teşekkür ederiz. Olası daha büyük olayların önüne geçilmesinde gösterdikleri hassasiyet takdire şayandır.
Orta hakemin genel yönetimi tarafsız görünse de, kritik anlardaki tutarsızlıkları ve bazı olaylara karşı gösterilen pasif yaklaşım, maçın bütününe gölge düşürmüştür.
Pazarspor susmayacak, geri adım atmayacaktır.
Yaşananlara ilişkin tüm kamera kayıtları, hakem ve temsilci raporları yeniden incelenmeli; Türk futbolunun onurunu zedeleyen bu vahim olayların üzeri örtülmeden, gerçek sorumlular cezalandırılmalıdır.
Pazarspor sahipsiz değildir.
Gerekirse, ulusal ve uluslararası tüm hukuk yolları sonuna kadar kullanılacaktır.
Kamuoyuna saygıyla duyurulur.
Pazarspor Kulübü
Yorum Yapın