
KULÜBEN KADAR KONUŞ !..
Ligde sıralamada tampon tampona yer alan iki takımın mücadelesinde kazanan çıkmadı ve puanlar paylaşıldı..
İlhan Palut'un takımı Ç.Rizespor eski takımı Konyaspor'a karşı maça öyle bir başlangıç yaptı ki …
Son yıllarda izlediğimiz en iyi ilk 45 dakikayı bize sundular. Sahada oyunun tek hakimi yeşil - mavili takım..
Rakip Konya takımında kalecileri Japon liginden gelen Polonyalı Slowik hariç diğer oyuncular maça hiç çıkmazsa yeriydi..
İlk 45'de sahanın her bölgesinde rakibe basan, alan daraltan, dönen topları toplayan, sağlı - sollu ataklar derken, maçın başında kaçan penaltı ve kaleci Slowik in tek başına direnişi karşısında maalesef temsilcimiz 4 - 5 atacağı bu devrede Akintola'nın getirdiği ve Ali Sowe'nin güzel bir bitiriciliği sonrası tek farkla soyunma odasına gitmek zorunda kaldı.
İlk yarı belli ki bizim takım boşa şarjör tüketmiş, ikinci devre tabancanın bırakın şarjörüne namlusuna mermi kalmamış görüntüsü karşımıza çıktı.
Konya takımının hocası ikinci devre üç silah sahaya sürdü. Ben olsam kaleci hariç tüm takımı değiştirirdim!..
Yapılan değişiklikler Konya takımına yaradı ama burada asıl sorun bizim adımıza tıpkı bir önceki Kayserispor iç saha maçında olduğu gibi 45 ile 60 arası bizim takıma ne oluyor? O maçta Kayserispor o baskıdan golü bulamamıştı ama bu maçta Konyaspor takımı çok rahat bir kafa vuruşu sonrası golü buldu! Bu golde stoper Mocci, kontrolünde olan Aleksic e o kafayı vurdurmayacaktı. Taraftar 53. dakika şovuna hazırlanırken hele ki hiç vurdurmayacaksın..
Son yarım saatte oyun tekrar dengeye girdi . Kalan sürede iki takım adına oyun bıçak sırtına dönen maçta ise başka gol çıkmadı ve puanlar paylaşıldı..
Bu sezon Bodrumspor dış saha maçında kulübeden gelen üç oyuncu Raşit, Mithat ve Ali Sowe katkı verdi, alınan üç puana direk etki yaptılar. Geri kalan 13 süper lig maçında maalesef bu sezon kulübeden gelen katkı yarım gram bile değil..
Tam tersi rakip takımların kulübeleri bize karşı oyuna girdikten sonra kendi takımlarına üst düzey katkı verdiler, tam tersi yazacak olursam bize zarar verdiler, puanlarımızı çaldılar!..
Burada demem o ki; evet, kulübede sayısal olarak oyuncumuz var ama nitelik olarak bize katkı veren oyuncu yok. İşin özü, nüvesi şu ki, ilk 11'de olmayan oyuncular sezon başından beri kendilerini asmışlar, ya iyi çalışmamışlar, yada yemişler, içmişler yatmışlar kendilerine bırakın lig maçlarında, kupa maçında olduğu gibi gelen şansı hal böyle olunca hiç iyi kullanmamışlar. Katkıları neredeyse sıfır. Bu teknik olarak değerlendirmem. Diğer unsur ise idari..
İlhan hoca daha çok rotasyonda kullandığı bu oyunculara boşa güven beslemiş. İdari kısımdan devam edeyim. Yönetim yaklaşan transfer döneminde bu tip vasat altı oyuncu alacağına ilk 11 i zorlayacak çok daha kaliteli ayaklara yönelmeli. Bireysel olarak isim vermeyeyim, kimler olduğu belli. Örnek bu takımda haftalardır çakma sol bek oynayan Mithat var. Yok mu o mevkide orijinal sol bek oyuncumuz? Elbette var ama maalesef dediğim gibi hiç ama hiç hazır değiller. Yok mu yedek santraforumuz? Elbette var ama oyuna girdikten sonra o da hazır değil. Yok mu kanat oyuncumuz? O da var ama onlarda İlhan hocadan geçer not almamışlar ki, bir önceki Kayserispor maçında kilit golü atan Emre Can bile son iki hafta süre alamadı, Zagiri yi yazmama gerek yok bile. Demek ki o da yetersiz. Bu böyle gider, orta saha, savunma..
Transfer döneminde ilk 11 zorlayacak oyuncu alın hem ilk 11 oynayan oyuncu rahatsız olsun, formayı kaptırmama adına hem de yedekten gelen oyuncu sana katkı versin. Sonuç = Puan demek.. Puan demek ; huzur, mutluluk, tebrik, para, başarı demek !..
Yaklaşan devre arası transfer döneminde gitmek isteyenin üçüne beşine bakmayın gönderin. Buraya futbol oynamaya gelen aç kaliteli ayak alın. Alın bir iki sene sağın ve gönderin, gönderirken de yerine alacağınız adamın işini erkenden bitirin, sonra stoper de olduğu gibi geç kalmayın..
Yorum Yapın