
PFDK eski başkanı ve spor hukukçusu Karaahmetoğlu'ndan bahis oynayan hakemlerle ilgili SuperHaber'e özel açıklamalar: Bu süreçte Süper Lig maçlarına en az 2 hafta ara verilmeli
152 hakemin bahis oynadığı gerekçesiyle Profesyonel Futbol Disiplin Kuruluna'na (PFDK) sevkleri sonrası spor hukukçusu ve PFDK eski başkanı Av. Hüseyin Karaahmetoğlu, kaos ortamında liglerin en az 2 hafta ertelenmesini önerdi. "Türk futbolunun selameti için zorunlu" diyen Karaahmetoğlu, TFF'yi uyardı: Sadece PFDK sevkleri yetmez, halının altına süpürmek marka değerini yok eder. Uluslararası itibar da tehlikede.
Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) Başkanı İbrahim Hacıosmanoğlu'nun çarpıcı açıklaması Türk futbolunu sarsmaya devam ediyor. Hacıosmanoğlu, 523 faal hakemin yasal bahis sitelerinde hesaplarının bulunduğunu tespit ettiklerini duyurdu. Bu skandalın ardından 152 hakem bahis oynadıkları gerekçesiyle PFDK'ya sevk edildi. Futbol Disiplin Talimatı'nın 57. maddesi uyarınca, bu hakemlere 3 aydan 1 yıla kadar men cezası verilebilecek.
152 hakemin bahis oynadığı gerekçesiyle Profesyonel Futbol Disiplin Kuruluna'na (PFDK) sevkleri sonrası spor hukukçusu ve PFDK eski başkanı Av. Hüseyin Karaahmetoğlu, kaos ortamında liglerin en az 2 hafta ertelenmesini önerdi. "Türk futbolunun selameti için zorunlu" diyen Karaahmetoğlu, TFF'yi uyardı: Sadece PFDK sevkleri yetmez, halının altına süpürmek marka değerini yok eder. Uluslararası itibar da tehlikede.
İşte Av. Hüseyin Karaahmetoğlu'nun açıklamaları:
''LİGLER EN AZ İKİ HAFTA ERTELENMELİ''
Spor hukukçusu ve PFDK eski başkanı Av.Hüseyin Karaahmetoğlu tarafınca
TFF’de Bahis Skandalı ve Disiplin Süreci Üzerine Değerlendirmede bu kaos ortamında liglerin en az iki hafta sonraya ertelenmesi gerektiği Türk futbolunun selameti için yararlı olacaktır.
Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) Başkanı İbrahim Hacıosmanoğlu’nun, 523 faal hakemin bahis sitelerinde hesaplarının bulunduğuna dair yaptığı açıklamanın ardından, 152 faal hakemin bahis oynadıkları tespit edilerek Futbol Disiplin Talimatı’nın 57. maddesi gereğince Profesyonel Futbol Disiplin Kurulu’na (PFDK) sevk edilmelerine karar verilmiştir.
Söz konusu talimat uyarınca, bu hakemler hakkında “3 aydan 1 yıla kadar müsabakalardan men veya hak mahrumiyeti” cezası uygulanabilecektir.
ANKARASPOR-NAZİLLİ MAÇI SKANDALIN FİTİLİNİ ATEŞLEDİ
TFF Başkanı’nı bu araştırmaya yönelten olay, 28 Nisan 2024 tarihinde oynanan Ankaraspor – Nazilli Belediyespor karşılaşmasıdır. Bu maç, 0-0 berabere bitmiş ve sonuç olarak Zonguldakspor’un küme düşmesiyle sonuçlanmıştır. Karşılaşmada her iki takımın kaleye şut dahi çekmemesi dikkat çekmiş; yapılan incelemeler sonucunda, bu maçta bahis oynandığı tespit edilmiştir.
MASAK RAPORLARI ALARM VERİYOR
Ancak TFF’nin yaptığı araştırma, yalnızca yasal (legal) bahis siteleri üzerinden oynanan hesapları kapsayabilmiştir. Asıl sorun ise yasa dışı bahis sektöründe dönmekte olan, denetlenemeyen devasa para akışıdır. MASAK raporlarına göre, Türkiye’de yasa dışı bahiste 2023 yılında yaklaşık 500 milyar TL, 2024 yılında ise 550 milyar TL civarında kayıt dışı para dolaşmaktadır. Dünya genelinde ise bu miktarın 1 trilyon doların üzerinde olduğu tahmin edilmektedir.
YASA DIŞI BAHİS SUÇLARI
TFF tarafından tespit edilen hakemlerin bahis hesapları yasal sitelerde yer almaktadır. Bu durumda, yasa dışı sitelerde veya üçüncü kişiler adına bahis oynayanların tespit edilmesi gerekmektedir. Bu noktada görev, Cumhuriyet Başsavcılıklarına düşmektedir.
Zira yasa dışı bahis oynamak, oynatmak veya aracılık etmek, hem Türk Ceza Kanunu, hem 6222 sayılı Sporda Şiddet ve Düzensizliğin Önlenmesine Dair Kanun, hem de 7258 sayılı Yasa Dışı Bahis Kanunu kapsamında suç olarak tanımlanmıştır.
Yasa dışı bahis yalnızca maç sonucuna oynanmaz. Bu sistemde;
• Maçın hakeminin kim olacağı,
• İlk korneri kimin atacağı,
• İlk faulü kimin yapacağı,
• İlk oyuncu değişikliğinin kim tarafından yapılacağı,
• İlk sarı kartı kimin göreceği
gibi onlarca farklı ihtimal üzerine bahis yapılabilmektedir. Bu nedenle, maçın sonucuna doğrudan etki etmeyen küçük hakem kararları bile, yasa dışı bahis üzerinden büyük kazançlar sağlayabilmektedir.
Bu tür “göze çarpmayan” kararların tespiti zordur ve bu nedenle kirli ilişkiler ağı kolaylıkla gizlenebilmektedir. Bu yapı içinde yer alan kişiler çoğunlukla hakemler, futbolcular, yöneticiler, menajerler ve organize suç örgütü üyeleridir.
TFF tarafından 152 hakemin PFDK’ya sevk edilmesi durumunda, bu kişiler cezaları süresince maç yönetemeyecek, cezalarını tamamladıktan sonra ise Merkez Hakem Kurulu (MHK) tarafından hakemliğe devam edip etmeyeceklerine karar verilecektir. Ancak uygulamada bu tür durumlar genellikle hakemliğin sona ermesiyle sonuçlanmaktadır.
Eğer bu hakemlerin yönettikleri maçlarda bahis oynadıkları tespit edilirse, sadece disiplin cezası almakla kurtulmaları mümkün değildir. Bu durumda, 6222 sayılı Kanun’un 11. maddesi uyarınca “şike suçu”, ayrıca 7258 sayılı Kanun’un 5. ve 6. maddeleri uyarınca “yasa dışı bahis suçu” kapsamında ceza yargılaması da gündeme gelecektir.
Bilindiği üzere bazı hakemler, Antalya Cumhuriyet Başsavcılığı’na başvurarak, maçlarda şike yapıldığı ve bahis oynandığı yönünde suç duyurusunda bulunmuşlardır. Dosya, yetkisizlik kararıyla İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na devredilmiş, Başsavcı Sayın Akın Gürlek de soruşturmanın devam ettiğini açıklamıştır.
Bu soruşturma kapsamında, kamuoyunun yakından tanıdığı isimlerin de şike ve yasa dışı bahis ilişkileri içinde yer aldığı, ayrıca kripto para şirketlerine yönelik operasyonlar ve MASAK raporlarıyla önemli delillerin elde edildiği belirtilmektedir.
Türk futbolunun temizlenmesi ve yasa dışı bahis bataklığının kurutulması açısından İstanbul Başsavcılığı’nın yürüttüğü bu soruşturma son derece önemlidir. Ancak bu süreci sadece TFF’nin disiplin kuruluna sevk ettiği 152 hakemle sınırlı görmek büyük bir hata olacaktır. Bu durum, asıl faillerin gizlenmesine yol açabilir.
''TFF, PFDK'YA SEVKLE YETİNMEMELİ''
Bu kaos ortamında, TFF’nin ligleri en az iki hafta ertelemesi gerekmektedir. Aksi takdirde, Türk futbolunun marka değeri hem yurt içinde hem de uluslararası alanda ciddi biçimde zarar görecektir.
TFF eğer böyle bir açıklama yapıyorsa, bu durumun Türk futbolunun şaibeye uğrama riskini açıkça gösterdiğini kabul etmeli ve sadece hakemleri PFDK’ya sevk etmekle yetinmemelidir. Çünkü bu, tozu halının altına süpürmekten başka bir şey değildir.
Yorum Yapın